Temmuz ayına girdiğimiz şu günlerde sıcakta iyiden iyiye
varlığını hissettirmeye başlamış, hatta ülkemizin güney kesimlerinde klimaların
ekstra eforla çalışmalarına neden olmuş durumda.
Uzun süredir işten güçten tatile fırsat bulamayan birisi
olarak tatilin özlemini sonuna kadar hücrelerimde hissettiğim şu günlerde boş
vakit bulduğum her an tatil planları yapıyorum.
Bu planlamayı yaparken de tatilimi geçireceğim yeri
zihnimde canlandırmaya çalışıyorum.
Şehir kargaşasından, gürültüsünden, kalabalık insan
selinden ve çığlıklarından uzak bir yerlerde kendimi doğa ananın kucağına
bırakmak istiyorum. Böyle bir yerin hayalini kurarken teknolojinin
nimetlerinden de faydalanmaya çalışırken oltama 10
numara, tam da bana göre, harikulade, muhteşem, olağanüstü bir bölgenin keşfini
yapıyorum.
Aman Allah’ım yok böyle bir şey. Henüz daha izne
ayrılmadan, oralara ulaşmadan keşfettiğim görüntüleri izlerken tatilin ne
olduğunu, ne anlama geldiğini yaşatmaya başlayan, dinlendiren, huzura erdiren
görüntülerle karşılaşıyorum.
Bir anda şaşkın vaziyette donup kalıyorum. Allah’ım Sen
ne büyüksün diyorum. Dünya’nın her yerinde biz aciz kullarına ne güzel nimetler
bahşetmişsin. Her şeyi biz insanların
hizmetine ve imkânına sunmuşsun. Şükürler olsun Yarabbi.
Evet, şimdi benim ne
demek istediğimi, neden bu kadar büyüleyici ve büyük sözler sarf ettiğimi merak
etmişsinizdir.
Bahsettiğim yer İsviçre’nin kuzey doğusunda St. Gallen
şehri yakınlarında “Appenzell” denen doğa harikası bir bölge (İsviçre’nin bir
Kantonu) Ee o zaman izleyin de görün.
Haklı mıyım haksız mı? Siz karar verin….
Sadece tatil için değil, yaşamak ve yaşlanmak için muazzam bir coğrafya. AÖ
YanıtlaSilKesinlikle çok doğru fikrinize katılıyorum sayın AÖ. Ayrıca bu güzel yorumunuz için teşekkür ederim
YanıtlaSil