KADİR GECESİ

Bismillâhirrahmânirrâhîm.

İnnâ enzelnâhü fî leyletilkadr. Ve mâ edrâke mâ leyletülkadr. Leyletülkadri hayrün min elfişehr. Tenezzelülmelâiketü verrûhu fîhâ biizni rabbihim, min külli emr. Selâmün, hiye hattâ medle'ılfecr.

Meâli: "Hakikat, biz onu (Kur'anı) Kadir gecesinde indirdik. Kadir gecesinin (o büyük fazl u şerefini) sana bildiren nedir? Kadir gecesi bin aydan hayırlıdır. Onda melekler ve Ruh, Rablerinin izniyle, herbir iş için iner de iner. O (gece) tan yeri ağarıncaya kadar bir selâmdır."

Ey yerlerin ve göklerin sahibi olan gizli açık her şeyi hakkıyla bilen yüce Allah! Sana günahkâr ellerimizi açtık yalnız semaya değil senin mağfiretine güvenerek kapına geldik. Belki layik değiliz, belki yüzümüz yok, belki hakkımız değil, ancak biliyor ve ikrar ediyoruz ki senden başka gidecek yolumuz yok, senden başka tutunacak dalımız yok, senden başka sığınacak yuvamız kapımız yok, senden başka kimsemiz yok. Biz seni istiyoruz, maksudumuz sensin, bütün istediğimiz senin bizden razı olmandır, bize yar ve yardımcı olmandır. Bizleri huzurundan çevirme Yarabbi. 

Böylece bu mübarek gecede huzuruna geldik, boynumuzu büktük, ellerimizi sana açtık ey kerim ve rahim olan RABBİMİZ, kendimizi senin uçsuz bucaksız inayetine, yardımına, lutfuna, rahmetine, keremine bıraktık. Senden yardım bekliyoruz. 

Senden başka af dileyecek kimsemiz yok; acizler acizi, çaresizler çaresizi biz kullarının bilerek ya da bilmeyerek yapmış olduğumuz günahlarını bu mübarek gecenin yüzü suyu hürmetine affeyle Allah’ım. 

Allahım, dine, imana ve insanlığa hizmeti, Hak rızası yolunda en büyük vazife bilmekten bizleri alıkoyma; başardığımız tüm büyük küçük işlerde nefsimizin şeytanın vesvesesine uyarak gururlanmasına, büyüklenmesine ve bundan maddî-manevî herhangi bir pâye çıkarmasına Sen izin verme Ya Rabbi! 

Yüce Allah’ım, Sana yalvarıyoruz: Âlemlere rahmet olarak gönderdiğin Sevgili Peygamberin başımızın tacı gönüllerimizin ilacı Hz.Muhammed Mustafa Aleyhisselamı araya koyarak senden istiyoruz Onun hürmetine duamızı kabul et Allah’ım!

Ya Rabbi! Bizlere, annelerimize ve babalarımıza ihsan ettiğin nimetine şükretmemizi ve razı olacağın ameller yapmamızı nasip eyle, rahmetinle bizleri Salih kulların arasına kat.

Biz ancak sana ibadet eder ve ancak senden yardım dileriz, ancak senin için namaz kılar ve ancak sana secde ederiz, yalnız sana yalvarır, ancak sana koşar ve sana yaklaştıracak şeyleri kazanmaya çalışırız.

Yarabbi kıldığımız namazları, okuduğumuz duaları Kâbe’de, Mekke de Medine’de yapılan duaların zümresine ilhak eyle. Cümle günahlarımızı affeyle ALLAHIM.

Bayram Geliyor:Ramazan Bayramı

Neşe, sevinç ve kardeşlik duygularını yüreklerimizde coşkulu ve dolu dolu yaşadığımız özel günlerdir bayramlar.

Yaşlanıyorum mu nedir:) son yıllarda bayramlar yaklaştıkça hep çocukluğumdaki doyumsuz

bayram günleri aklıma geliyor ve o bayramlara özlem duyuyorum.

Belki bu duyguyu birçoğumuz yaşıyordur.  
Mutlulukları paylaştığımız, ihtiyaç sahiplerine yardım elimizi uzattığımız, düşkünleri ve hastaları ziyaret ettiğimiz, yoksullara maddi ve manevi destek vermeye gayret gösterdiğimiz, büyüklerimizi ziyaret ettiğimiz, çocukları küçükte olsa hediyelerle sevindirdiğimiz, ceplerine bayram harçlıkları koyduğumuz özel müstesna günlerdir bayramlar.

Ama bunların bir kısmını sanki artık yapmıyoruz gibi geliyor bana; ya da örneğin çocukların ceplerine bayram harçlığı koyduğumuz da küçümseniyor sanki bu miktarlar. Belki de şimdiki çocukların eskilerden daha fazla şeye sahip olmalarından kaynaklanan bir doymuşluktur bu. Bilemiyorum…

Bir ay boyunca sağlıklı olanlarımızın oruç ibadetini yerine getirirken nefsine ket vurup dizginleri eline aldığı ramazan boyunca günah işlememeye itina gösterdiği günlerin sonunda kazandığımız bir ödüldür aslında bayram.

Oruç farizasını bazı özürleri sebebiyle yerine getiremeyenlerimizin de yüreklerindeki mahçubiyeti hissederek yüreklerinin yumuşamış olması önemlidir elbette. Bu arada belirtmeliyim ki iki yıldır

yaşadığım rahatsızlık sebebiyle orucumu tutamamaktayım. Ben de özrü olanlar sınıfına giriyorum.

Allah nasip eder de rahatsızlığım tamamen geçerse inşallah bu huzur veren, vücudumuzdaki organların dinlenmesini sağlayan ve hücrelerin yenilenmesine vesile olan bu ibadeti

tekrar yerine getiririm inşallah. Bu durumda 2 yıldır hücrelerim yenilenmiyor demektir:)
Şaka bir yana manevi ve psikolojik kaybımın büyük olduğunun bilincindeyim.

Ramazan boyunca insanın zihninde kendi manevi değerini tartması, insan olarak acizliğini fark etmesi ve yüce ALLAH’ın insanoğluna sunduğu eşsiz nimetlerin değerinin anlaşılması adına oruç önemli ve güzel bir ibadettir elbette. İnsan olduğumuzun hatırlanması, yaradılış gayemizin anlaşılması demektir aslında bayramlar.

Öyleyse yapmamız gerekeni yapalım hep birlikte. Yüce ALLAH’ın bize sunduğu bu özel günleri kendimize fırsat bilip, kini, nefreti bir kenara bırakıp, içimizdeki şiddet duygularından kendimizi arındırarak, aramızdaki dargınlıklara, gönlümüzdeki kırgınlıklara bir son verelim. Birlik ve beraberlik duygularımızı güçlendirelim.  Hepimiz birbirimizin düşmanı değil kardeşiyiz. Farklı düşüncelere, farklı davranışlara sahip olsak ta aynı kültürün birer parçasıyız. Bu toprakları bizlere emanet eden yüce atalarımızın önünde hürmetle eğilip emanetlerine sahip çıkıp kemiklerini sızlatmadan ruhlarını şad etmeliyiz.

Birlik ve beraberlik ruhumuzu en uç noktaya taşıma konusunda hepimiz üzerimize düşeni fazlasıyla yerine getirmeliyiz. Ancak o zaman bayramlarda ulaştığımız bu huzurlu, mutlu ve sevinç dolu günlerimizi yılın tüm gününe yayabiliriz ve toplum olarak yılın 365 günü neşe içinde yaşayabiliriz.

Sağlık dolu nice mutlu BAYRMLAR’a ulaşmayı ALLAH cümlemize nasip etsin inşallah.

BAYRAM GELİYOR

Ayların sultanını geride bıraktık

Ahret çıkınımıza biraz azık kattık

İblisi hüngür hüngür ağlattık

Gözümüz aydın bayram geliyor

Kızlar temizler köşe bucak evleri

Analar hazırlar tatlıları, köfteleri

Yoksulların bak gülüyor yüzleri

Gözümüz aydın bayram geliyor

Arife günü kabre ziyarete gidilir

Bilenler dua eder, hatim indirir

Ölenler rahmetle yâd edilir

Gözümüz aydın bayram geliyor

Coşkuyla yeni elbiseler giyilir

Bir bir gurbetten sılaya dönülür

Şekerliklere lokum, şeker konulur

Gözümüz aydın bayram geliyor

Evlerimiz o gün dolar taşar

Küçükler büyükleri ziyarete koşar

Yaşlıların gözünden yaşlar düşer

Gözümüz aydın bayram geliyor

Yüce Rabbim lütfeyledi bunu bize

Şeytan bayram namazında gelir dize

Yaşar’ım gerek yok fazla söze

Gözümüz aydın bayram geliyor

- 19.07.2014 Yaşar SALDIK 12:12 -

DÜNYA KUPASI 2014 SAHİBİNİ BULDU

Evet, bir dünya kupası daha bu akşam oynanan Arjantin-Almanya finaliyle sona erdi.

Dünya Kupası başladığında favorimin Almanya olduğunu arkadaşlara söylemiştim. Bunu söylerken de Almanya’yı tuttuğumdan falan değil hani. Almanya’nın disiplin anlayışına, takım oyunundaki başarısına ve bitmek tükenmek bilmeyen kondisyonlarına bakarak, iyi etüt ederek söylemiştim bunu.

Ben futbolu oynayan oynamak isteyen her takımı seviyorum.  Futbolun bir temaşa oyunu olduğunu unutmamak gerekir. Lakin kupada Hollanda, Kostarika, Kolombiya ofansif ve göze hoş gelen top oynasalar da hepsinin eksik olan yanları vardı. Futbol severlerin Brezilya’dan beklentileri ise bir hayli yüksekti. Gel gelelim Brezilya vasatın üstüne bile çıkamadı. Bana göre dünya 4.lüğünü bile hak etmediler.

Joachim Löw’ün Alman takımını son  2-3 yıldır pas takımı yapmaya çalışma gayretleri nin boşa çıkmadığını ve dünya kupasına hazırladığını ve bunu da bu kupayı alarak başardığını düşünüyorum.

Gurup maçları başladığında görüldü ki tek adamlı sisteme dayalı futbol oynayan iki takım vardı, bunlardan birisi Ronaldo'nun Portekiz'i diğeri de Messi'nin Arjantin'i. Bilindiği gibi Portekiz bunun acısını guruptan dahi çıkamayarak ağır ödedi. Arjantin ise biraz da şansının yardımıyla finale kadar geldi. Ama tek adama dayalı futbol oyununun sonunun geldiğini, böyle bir sistemle oynamanın tarihe karışması gerektiğini herkes gördü sanırım.

Maçın 56.dakikasında İtalyan hakem Rizzoli'in kaleci Neuer’in Higuain’e diziyle yaptığı net faulü es geçerek sarı kart ve penaltı verememiş olması finale yakışmayacak bir hareketti. Fifa’nın artık hakemimiz Cüneyt Çakır'ı çeyrek final, yarı final maçları ile geçiştirmesi, oyalaması bir riyakarlıktır diye düşünüyorum. 

Tüm hakemlerin maç yönetimini gördükten sonra bu kupanın finalini yönetmesi gereken tek hakem Cüneyt Çakır olmalıydı. Bunu taraf tutarak bir Türk olarak söylemiyorum. Objektif bir futbolsever olarak söylüyorum. Dünya Kupası final maçını yöneten İtalyan hakemin performansını vasat bulduğumu da söyleyebilirim.

Alman milli takımında oynayan Türk oyuncumuz Mesut Özil’in biraz fiziğini geliştirmesi ve kondisyonunu artırması halinde adını dünya yıldızları arasına yazdıracağından eminim. Ama bunun için çok çalışması gerektiğini hocalarının da söylediğinden eminim.

Ama her şeye rağmen Almanların kupayı tüm maçlarını iyi oynayarak, izleyenlere zevk vererek ve hak ederek kazandıklarını düşünüyorum. Onlardan daha iyi bir takım yoktu maalesef.

Bir sonraki dünya kupasına kadar daha önümüzde 4 yıl var. Ümit ediyorum ki 2018 dünya kupasında Türk milli takımımızı izleme ve destekleme fırsatını yakalarız inşallah.